Çarşı ve Sinan Engin protestosu

Beşiktaş-Konyaspor maçında, Kapalı tribünde Sinan Engin aleyhinde açılan pankartlar sonrasında balon basın her zamanki gibi fırtına gibi esiyor. Öküzün altında buzağı bulma uzmanı olan gariban spor medyası Da Vinci'nin şifresini çözmüş gibi sevincinden ne yapacağını şaşırmış vaziyette. Aslında bu durumu güzel Türkçemizde " **kunda boncuk bulmuş gibi sevindi" şeklinde özetleyen özlü sözümüz var ama biz o seviyeye inmeyelim.

Efendim, Sinan Engin aleyhinde açılan pankartlardan aslında başkan Yıldırım Demirören'in haberi varmış ve bilerek önlememiş. İlginç, çok ilginç. Sinan Engin bu göreve kendi kendine mi atandı? Yoksa halk referandumuyla mı geldi? Ya da Beşiktaş'ta her isteyen kimseye sormadan istediği göreve gelebiliyor mu?

Sinan Engin'i göreve Yıldırım Demirören getirmiştir. Eğer istemeseydi getirmezdi. Bu kadar basit. Daha fazla gürültü yapma balon basın.

Çarşı Beşiktaş ruhudur, ruhlar sorgulanamaz. Çarşı, bugüne kadar doğru bildiği herşeyi hiç kimseden sakınmadan söylemiştir. Fikirlerine katılırsınız, katılmazsınız, o ayrı konu. Ama "Çarşı Beşiktaş'ı karıştıyor" iddiası külliyen balon basın şişirmesidir.

Bakıyorum da, zavallı spor medyasında iyi yönde değişen hiç bir şey yok. Hep aynı, yoktan varedilmeye çalışılan komplo teorileri, Zico'ya futbolu bilmiyorsun yakıştırmaları, Ertuğrul Sağlam'ı önce yere göğe sığdıramama, sonrasında çukurunu kazma operasyonları. Televizyonlara çıkıp, sürekli aslı astarı olmayan olayları gerçekmiş gibi anlatarak kamuoyunu yalan bilgilerle olumsuz yönde manipüle ederek rating artırabileceklerini zanneden bir avuç komplo teorisyeni.

Daha lig başlamadan Süper Kupa finalinde Fenerbahçe'ye yenilen Beşiktaş'ın teknik direktörü Ertuğrul Sağlam için istifa etmeli diyecek kadar arsız ve çirkef Kanal 1 ve Fox TV, Anderlecht'e elenirse Zico gidecek diyen gazoz spor gazeteleri ve daha nice seviyesiz spor adamı diye geçinen palyaçolarla işimiz zor. Ama yılmayacağız. Güzellikler sizin çirkinliklerinizi yenecek.

Bütün futbol kulüplerindeki taraftarlara bir çift sözüm var; Maalesef günümüz spor basını çok çirkin. Yalan dolan haberlerle okuyucuyu tuzağa düşürmeye, "Vaay, duydun mu?" dedirtip, gazetesini sattırmaya veya televizyondaki programlarındaki ratingi arttırmaya çabalamaktan başka hiçbir amaçları yok. Şunu unutmayın, doğru haber değil, sansasyon peşinde koşuyorlar. Yatacak yerleri yok.

Dedikodu ruhumuzu ve benliğimizi kemiren çok tehlikeli bir hastalıktır. Bu hastalığı balon spor medyası yaymaktadır. Bazı spor gazetelerinin manavda kese kağıdı olmaktan başka hiçbir değeri yoktur. Okuduğunuz haberlerin 90% 'ı yalan, kalan 10% ise zaten resmiyeti belli olan haberlerdir.

Uyanık olun, okuduğunuzu iyi analiz edin ve en önemlisi kese kağıtlarındaki yazıları okuyup dolmuşa gelmeyin.